Günümüzde yapılan estetik operasyonlar arasında en zor olarak kabul edilebilecek olan burun estetiği sonrasında, hastalarında dikkat etmesi gereken bazı konular bulunmaktadır. Başarılı bir burun estetiği ameliyatı geçirilmiş olsa bile, hastaların doktorun önerilerine uyarak bu başarıyı destekleyecek şekilde hareket etmeleri gerekir. Bu konuların arasında beslenmede yer almaktadır. Estetik ya da sağlık amaçlı olarak gerçekleştirilen burun estetiği ameliyatı sonucunun hastanın isteklerini tam olarak yansıtması için, hasta ve doktor arasında işbirliği olmalıdır.
Burun estetiği olan kişiler için belirlenmiş özel bir diyet listesi bulunmamaktadır. Fakat hastaların beslenme sırasında bazı konulara dikkat etmesi halinde, daha hızlı bir iyileşme dönemi geçirilebilir. Öncelikle kabız olmamak için posalı besinler menülerde yer almalıdır. Çünkü kabızlık beraberinde ıkınmayı ve zorlanmayı getireceğinden, hastalarda burun kanamasını tetikleyebilir. Yara yeri henüz taze olduğundan, böyle bir riskin alınmaması daha doğru olur. Yemek yerken yüze geçecek sıcak buhardan kaçınılmalıdır. Bu nedenle çorba, yemek, çay, kahve gibi ısı temasına neden olacak, buhar etkisi olabilecek şekilde sıcak yiyeceklerden ve içeceklerden kaçınılması gerekmektedir. Protein içeren besinlerle, C vitamini içeren yiyeceklerin tüketilmesine önem verilmelidir. Bunun nedeni bu tür besinlerin yara iyileşmesi üzerine olumlu etkiler yapmasıdır. Bunun için et, balık, beyaz et, yumurta gibi protein içeren besinler, portakal, çilek, limon, mandalina, kibi gibi C vitamini içeren gıdalar belirli oranlarda tüketilmelidir.
Ayrıca sigara, puro, nargile gibi nikotin içeriği olan tütün ürünlerinden uzak kalınmalıdır. Çünkü nikotin insanlarda sağlıklı kan dolaşımını olumsuz etkilemekte ve başarılı burun estetiği ameliyatının sonuçlarını olumsuz şekilde etkileyecektir. Bu nedenle iyileşme sürecinde bunlardan uzak kalınmalıdır. Burun estetiği sonrasında hastalarda belirli süre ödem, şişlik gibi etkiler olacaktır. Bu etkilerin tam olarak geçmesi için, 6 ay ile 1 yıl kadar bir süre geçmelidir. Bu nedenle ödemin daha kısa sürede inmesine yardımcı olmak amacıyla tuzsuz diyet yapılmalıdır. Besinlere ek olarak tuz atılmamalıdır. Zaten gıdalardan doğal olarak bir miktar tuz alınacaktır. Bunun daha fazlasını almak ödemin artmasına ve daha uzun sürede geçmesine neden olacaktır. Bu arada tüketilen peynir, zeytin gibi ürünlerde de tuzsuz ve yağsız olanlar tercih edilmelidir.
Ayrıca hastaların genel sağlıklarına dikkat etmeleri açısından, yağlı besinlerden uzak durmaları kızartma besinler yerine haşlama, ızgara, buğulama, fırınlama gibi yöntemlere başvurmaları tavsiye edilmektedir. Vücut direnci ne kadar iyi olursa, hastaların iyileşme sürecindeki yaşam kalitesi de o kadar iyi olur. Vücut için gerekli olan sıvı desteğinin de gerektiği gibi alınmasına özen gösterilmelidir. Günde 2,5-3 litre su içilmeli, gerekiyorsa bitki çayları tercih edilmelidir. Ameliyattan sonra gaz ve şişkinlik sorunu yaşanmaması amacıyla, gaz yapıcı baklagiller, lahana, karnabahar, brokoli, soğan, süt, kavun gibi besinler mümkün olduğu kadar tüketilmemelidir. Yine gaz oluşumuna engel olmak için, yemekler ağır yenmeli ve iyice çiğnenmelidir. Hastaların yine ödem yapıcı özelliği bulunan maden sularından uzak durması tavsiye edilir. Çünkü maden sularının içeriğinde sodyum oranı yüksektir. Bunların içilmesi ödem sorununun artmasına neden olacaktır. Burun estetiği sonrasında hastaların öksürme, hapşırma gibi eylemlerden bir süre uzak kalması gerekir. Çünkü yara henüz taze olduğundan, burundaki kemikler ve yumuşak dokular yerine adapte olacağından, bu eylemler burnun şekillenmesinde olumsuz etki yapar. Bu yüzden beslenmeden soğuk yiyecek ve içeceklerden uzak kalınmalı, hastada alerjik etki yapabilen gıdaların beslenme listesinde olmamasına özen gösterilmelidir.
Hastalar iki gün süreyle, başını yüksekte tutmak amacıyla en az 2 yastıkla yatmalıdır. Yan tarafa dönük şekilde yatılırsa burun ve göz kapağının altında kalan bölgede şişme oluşacaktır. Bu nedenle 1 hafta baş yukarıda olacak şekilde sırt üstü yatmak en doğrusudur. Hastaların ilk gece göz etrafına ve atelin çevresine soğuk buz uygulaması yapması gerekir. Bur morlukları ve şişkinlikleri azaltabilir. İlk zamanlarda burundan pembemi bir akıntının gelmesi olağandır. Burun altına yerleştirilmiş olan gazlı bezin belli aralıklarla değiştirilmesi gerekir. Hastaların yürüyüş yapmasında sakınca yoktur. Ancak ağır egzersiz yapmamaları gerekir. İlk haftanın içinde en fazla 10 kg ağırlık taşınabilir. Baş öne doğru eğilmemeli ve kendilerini zorlayacak eylemler yapılmamalıdır. İlk haftada cinsel ilişki bile sınırlıdır. İlk haftadan sonra hastalar normal aktivitelerini yapabilecek düzeyde iyileşme gösterir. Hastalar eğer duyarsa, doktorun önereceği ağrı kesici ilaçları alabilirler. Ancak gerek duyulmadığı taktirde, ilaçlar kullanılmamalıdır. Çünkü içeriklerindeki etken maddeler hastada baş dönmesi etki yapabilir. Doktorun önerisiyle antibiyotik ilaçlarda verilebilir. Bunların kullanımı doktorun önerisine göre yapılmalıdır. Antibiyotik tedavisine 5 gün devam edilir. Morarmanın önlenmesi amacıyla verilen kremler kullanılabilir. Kremlerin talimatlara uygun şekilde kullanılması gerekir. Bir ay süreyle vitamin desteği de alınabilir. Ameliyatın ardından bir hafta burun sümkürülmemeli. Doktorunuz ertesi gün kullanmanız için buruna tuzlu solüsyon spreyi verebilir. Burun deliklerine her gün dört defa ikişer fıs sıkarak kullanabilirsiniz. Bu sprey burundaki kuruma etkisini azaltacaktır. İki ay bu spreyi kullanmaya devam edebilirsiniz. Doktorunuzun başka bir ilaç önerisi yoksa sizlerde haricen bir ilaç kullanmayın.
Ameliyattaki tekniğe göre kesi yapılmışsa, doktorunuz merhem önerebilir. Merhemi kesi yarasına pamuklu çubukla sürün. Burun içindeki kesiler de kendiliğinden eriyen dikişler kullanılır. Bu bölgede merhemde faydalı olabilir. Merhem bir hafta süreyle günde 3 defa kullanılabilir. Ameliyat sırasında vücudun başka yerinden örneğin kulaklardan kıkırdak alınmışsa, buraya da merhem tatbik edebilirsiniz. Pansumanla kapatılmış olan yerlerde değişimi kendiniz yapmaya çalışmayın.