Kimler Burun Estetiğine Başvurabilir?
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de burun estetiği en çok tercih edilen uygulamalar arasındadır. Son yıllarda bu alanda çalışan uzman doktor sayısının artması ve burun estetiğindeki genel gelişmeler, bu ilginin ana nedenleri arasında gösterilebilmektedir.
Burun konusundaki aksaklıklar doğuştan olabildiği gibi travmalara ve bazı kazalara bağlı olarak da gerçekleşebilir. Hangi durumda olursa olsun burun konusunda yaşanan pürüzler kişiyi fizyolojik ve ruhsal olarak olumsuz etkiler. Hatta öyle ki kişi sosyal yaşamın içinde bu durumla baş edemeyecek düzeye bile gelebilir. Kötü ve uyumsuz bir burun bireyin özgüvenini aşağıya çekebilir. Tam tersi durumda, yüzle uyumlu, şık bir burun ise özgüveni arttırır, kişiyi daha sosyal kılar. Sadece estetik açıdan değil, aynı zamanda herhangi bir eğrilik kalmayacağı için kişi artık çok daha rahat nefes almaya başlayacaktır.
Burun estetiği yaptırmak isteyen herkeste illa ki nefes almakla alakalı bir problem bulunmaz. Çoğu salt esteti kaygılardan ötürü bu operasyona yönelir. Fakat hekimler zaten estetik ameliyat esnasında tespit edilen diğer problemleri de hastayla paylaşır ve çözüm üretir. Peki hassas bir operasyon olan burun ucu estetiği herkes için uygun mudur? Her yaştan kadın ya da erkek, her koşulda burun estetiği olabilir mi? Bu ve diğer soruların cevaplarına gelin hep birlikte bakalım.
Burun Estetiği İçin Uygun Aday mısınız?
Burun estetiği konusunda tartışılan konulardan bir tanesi de bu operasyonun koşullarıdır. Burun estetiği ne yazık ki belli başlı kriterleri içinde barındırır. Bunların bazıları fiziki koşullar bazıları ise ruhsal koşullardan meydana gelmektedir. Her şeyden önce belirtilmelidir ki burun estetiği için kadın ya da erkek konusunda herhangi bir ayrım söz konusu değildir. Burada asıl önemli olan kişinin burnunda yer alan pürüzün biçimi ve kişinin yaşıdır.
Burun estetiği için önerilen yaşlar minimum 16-18 arasıdır. Bu yaşlardan önce yapılacak burun estetiği genelde burun gelişimine zarar verir. Burnun doğal gelişimi ve kemik büyümesi bu yaşlara kadar düzenli olarak devam eder. Tabii eğer çocuklarda nefes almaya ciddi anlamda engel olan bir durum oluşmuşsa, o halde 18 yaşına kadar beklemeden operasyon gerçekleştirilir. Bu kişinin nefes almasını kolaylaştırma adına yapılmış geçici bir çözümdür. 18 yaşından sonra yeniden bir revizyona gidilir.
Burun ve yüz arasında belli bir orantı olmak zorundadır. Bu oran düzgün değilse, yüzde estetik problemler baş gösterecektir. Burunda yer alan eğrilik, burun bir bölümünde meydana gelmiş şişlik, burun ucunda genişlik, burun deliklerinin aşırı büyük ya da dar olması, burunda yer alan kemerler, burun ucunda sarkma, düşme, sivrilik gibi problemler, operasyon için doğru kişi olduğunuzu gösterir. Bu tip rahatsızlıklarda daha fazla zaman kaybetmeden doktora başvurmalısınız. Zaten doktorla yapacağınız ön görüşme, probleminizin tespiti ve çözümünü içerir. Burada tamamen kişinin istekleri göz ardı edilmeden teorik bir çözüm planı geliştirilir. Kişi aynı zamanda burnunun yeni hali ile ilgili bilgisayarlı simülasyon sistemleri ile fikir sahibi olma fırsatı bulur.
Doktor, burnun yapısını inceler, burnun diğer organlarla olan uyumunu analiz eder. Burundaki doku ve kıkırdak yapı mercek altına alınır. Eğer talep ettiğiniz bir burun şekli varsa bunun gerçekçi olup olmayacağı konusunda sizi bilgilendirir. Kapalı ya da açık teknik kullanımı dışında nasıl bir anestezi tercihinde bulunacağı kişinin özel durumunda göre şekillenecektir. Kişiler fiziki testlerden geçirilir, kan tahlilleri alınır. Örneğin genel anestezi açısından hastanın bir problem yaşamasına neden olabilecek etkenler varsa tespit edilir. Kişinin başka bir rahatsızlığı varsa, düzenli olarak kullandığı bir ilaç varsa, hormonal bir değişim yaşamışsa bunları mutlaka doktoruyla paylaşmak zorundadır. Eğer kişi ameliyat esnasında grip olduysa veya mutlaka ameliyat ertelenir.
Burun Estetiği Sürecinde Sağlam Bir Psikoloji Şart
Kişinin her şeyden önce genel anlamda sağlıklı bir vücuda sahip olması ve beklentilerini çok gerçekçi bir seviyede tutması gerekir. Buna bağlı olarak hastanın ameliyat öncesi sağlıklı bir psikolojiye sahip olması da çok önemli bir avantaj sağlayacaktır. Bu hem ameliyat öncesi hem de sonrasındaki süreç için kritik bir ölçüdür.
Hasta ameliyatı her açıdan doğru kavramalıdır. İstediklerini doğru bir şekilde ifade etmeli ve doktoruyla sağlıklı bir kulis gerçekleştirmelidir. İyi bir doktor zaten estetik operasyona dair planlama yaparken bireyin isteklerini göz ardı etmez. Hastalar genelde nefes alma konusunda problemlerin yok olduğu, yüzle uyum içinde olan bir burun beklemeliler. Herkesin burun ve yüz yapısı farklı olduğu için aynı burun bütün bireylerde aynı etkiyi yaratmaz, bu detaya dikkat edilmelidir.
Hasta estetik operasyon öncesinde karamsar olmamalıdır. Çünkü bu tavır, yeni burnuna kavuşan bireyin kolayca depresyona girmesine neden olabilmektedir. Çok kısa bir süre sonra yeni burun şekline adapte olmak mümkündür. Operasyon sonrası şişlikler ağrılar ya da morarmalar da kişiyi psikolojik açıdan yıpratabilir. Hastanın bütün bu süreçlere karşı hazır olması ve sabırlı davranması gerekir.
Kalın bir deriye sahip olmak da bu açıdan bir dezavantaj getirmektedir. Çok ince bir deri de dezavantaj olabilir. Uygun kalınlıkta deriye sahip olan kişilerin operasyonu görece daha kolay gerçekleşir. Sigara kullanımı kadar, daha önce benzer bir burun ameliyatı geçirip geçirmediği konusu da mutlaka doktorla şeffaf bir şekilde paylaşılması gereken konular arasındadır. Kişi daha önce bir burun ameliyatı geçirmişe, yeni operasyon daha çok bir revizyon cerrahisi olarak kabul edilir.